Kur'ani kerim sifaul kitaptir  

 

Başta belirtmiştik, Kur’an-ı Kerim kainattaki bütün sorunlara cevap veren bir bilgi kaynağıdır.                  

Bakɪn, yüce Allah insanın yaratılışını bize nasɪl bildiriyor Kur’an-ı  Azimüşşanı okuyalım ve tıp ilmini ondan öğrenelim. Tarɪk suresi ayet 5: فَلْيَنظُرِ الْإِنسَانُ مِمَّ خُلِقَ  Öyleyse insan neden yaratıldığına bir baksın.                           

 Bu ayeti kerimede insanın yaratılış maddesinin ne olduğu bize bildiriyor.                                                                                      

Yani insan yaratılış maddesini iyicene araştırsın neden ve nasɪl yaratıldığını öğrensin diye emir veriliyor,                            

Tarɪk suresi ayet 6: خُلِقَ مِن مَّاء دَافِقٍ  Fışkıran su damlacığından yaratıldı.Bu ayeti kerimede bize insanın yatatılış maddesinin ismi ve iceliğini anlatıyor diyor ki: bakın nasıl bir nesneden yaratıldığınızi bilin ve araștɪrmanɪzɪ ona göre yapɪn,                                                          

Tarɪk suresi ayet 7: يَخْرُجُ مِن بَيْنِ الصُّلْبِ وَالتَّرَائِبِ  Bel ile kaburga kemikleri arasından çıkan. Bu ayeti kerimede insanın yaratılış maddesinin hangi organda bulunduğunu bize bildirmektedir, diyor ki: bakın, bedenin bu bölgesinde bu damarları veya bu kanalları araştırın onun içerisindeki maddenin özünü öğrenin. Kur’an-ı Azimüşşanı biraz daha okuyalɪm,Secde suresi ayet 9:

 ثُمَّ سَوَّاهُ وَنَفَخَ فِيهِ مِن رُّوحِهِ وَجَعَلَ لَكُمُ السَّمْعَ وَالْأَبْصَارَ وَالْأَفْئِدَةَ قَلِيلًا مَّا تَشْكُرُونَ

Sonra ona biçim verdi, ona kendi ruhundan üfledi ve sizin için kulaklar, gözler ve gönüller yarattı. Ne kadar az şükrediyorsunuz. İlk ayetlerden insanın nasɪl bir maddeden oluştuğunu bildiren yüce Allah bu ayeti kerimede ise maddelerin oluşumundan sonra fiziğin şekil ve önemli organlarının ne olduğunu bize bildirmektedir yani araştırılması gereken önemli organların rahatsızlığı ve bedenin üzerindeki etkisinin nasıl olduğunu bize bildirmektedir.                           Kɪsacası insan denen varlığın yaratılış şeklini anlatɪrken fizik ilmini araştɪrɪn ve öğrenin diye emir veriliyor.          

Çünkü bedenin sağlɪk sorunlarɪna çüzüm bulmak için ilim öğrenin diyor ancak o zaman sıkıntıların yok olmasına çüzüm bulabilirsiniz diyor.                             Bu ayetlerden açɪk bir şekilde fizik ilmini öğrenmenin yolu ve asɪl araştɪrma ve ilim öğrenmenin kaynağının yine Kur’an ı Kerimdir olduğu anlaşılmaktadır.         Bakɪn, bu ayeti kerime anlattıklarımızınn hepsini ıspatladığı gibi insanın sağlık sorunlarɪna cavap veren ilim kaynağının Kuran-ı Kerim olduğunuda söylüyor,                                                           

İsra suresi ayet 82: وَنُنَزِّلُ مِنَ الْقُرْآنِ مَا هُوَ شِفَاء وَرَحْمَةٌ لِّلْمُؤْمِنِينَ

Kur’an’da müminler için şifa ve rahmet olan ayetler indiriyoruz. Bu ayetleri iyi anlamaya çalıştığımızda  rahatlıkla anlayabiliyoruz ki Kur’an-ı Kerim gerçekten şifaul kitaptɪr. Kainattaki bütün canlı varlıkları yaratan yüce güç  yașamdaki sorun ve sıkıntılarda bașvurulacak  ilim kaynağınıda bildirmiștir. Dünyada yaşayan canlılar bazen hastalanırlar ve ciddi rahatsızlıklar yaşayabilirler,  çünkü bu rahatsızlıklarɪn veya hastalɪklarɪn bir çok sebebleri vardır. Yerküresinde yașayan canlılar bazen doğal iklimden bazende yiyecek ve içeceklerden kaynaklanan rahatsızlık ve hastalıklar yașayabilirler.  Rahatsızlık veya hastalɪk herneden kaynaklanıyorsa kaynaklansın en çok acıyı çeken insanlardɪr.Bizde sadece insanla ilgili bazı şifa yöntemlerini Kur’an-ı  Kerim'de araştırdık, anladığımız kadarıyla anlatmaya çalışalım. Hastalığın nedeni ne olursa olsun  insanin ilk yapması gereken șey yüce Allah’ı anmaktɪr, onu zikretmektir Ondan yardım istemektir. Diyoruz ki rahatsızlığın birçoğu yüce Hakkı zikretmenin bir hikmeti ilahi olduğunu gerçekten anlamak lazımdır.

Çünkü yaptığımız bazı yanlış veya günahlardan dolayı yüce Allah, bizi uyarıyor ve bu dünyada cezalandırıyor ki yolumuzu bulabilelim yani ebedi yaşamımızda yüce Allah’a karşı mahcub olmadan huzuru ilahiyeye çɪkabilelim.Çünkü yüce Allah insana verdiği hastalıktan dolayı günahını affeder ve o cektiği sıkıntı günahlarına kefaret olur hastalıkla insanı temizler.                                                                                     

Bakɪn Hakk'ın hikmetine, hasta veya rahatsız olan insan yüce Allah’a en çok yalvaran insandır yani yüce Allah’ı en çok zikreden insandır ondan dolayıdır ki resululah s.a.v. hastaların duası kabul olur buyuruyor. Biz burda  hasta olan insanların yüce Allah’ı çok andıkları için veya dua ederken çok içten dua ettiklerinden dolayı dualarının kabul olduğunu anlıyoruz. Yani açık ve net bir şekilde  herhangi bir meseleden dolayı rahatsız olan insanın yüce Allah’ı zikreden insan olduğu anlaşılıyor bu insan isterse hiç inanmasɪn çünkü o sıkıntının onun iradesinin dışında gerçekleștiğini bildiği için Anlah’ı zikreder.

Rahatsızlık veya hastalɪk iki çeşittir:                                                                             

Birincisi ruhsal ikincisi ise bedenseldir. İster ruhsal  rahatsız olan insan ister bedensel rahatsız olan insanın ilk yapması gereken şey iyi bir uzman doktor bulmaktır çünkü gerçek bir uzman doktor insan fiziği ile ilgili okumuş ilim sahibi olmuş ve uzmanlaşmıştır, hastanın şikayetine göre rahatsızlığını tespit edebilir.                                                                                                  

Uzman doktor insan fiziği konusundan hem basiret, hemde feraset sahibidir, yani, sen rahatsızlığını anlatırken o kıyas ilmi ile senin rahatsızlığının ne olduğunu, neyden kaynaklandığını tahmin eder ve o tahminine göre araştırır  ta ki gerçeği bulana kadar. Uzman insan veya uzman doktor konusunu, alim nedir bölümünde anlatmıştık.Yine tekrarlayalɪm, rahatsızlık ne olursa olsun ilk yapmamız gereken iş uzman bir doktora gitmektir çünkü o ilmin uzmanı odur ve en doğru teşhisi o yapar.

 

Önemli bir bilgi

Kur’an ile şifa dediğimiz meseleyi iyi anlıyalım  ister zahiri istersede batıni (yani ruhen veya bedenen) konularda rahatsız olan insanın ilk yapması gereken iş uzman bir doktora gitmesi gerektiğini özellikle belirtiyoruz. Mesela bir insana cin musallat olmuşsa ve ondan dolayı hastalanmış veya sihir büyü yapılmış ondan dolayı rahatsız olmuşsa hiç zaman kaybetmeden muhakkak uzman bir doktora gitmesi gerekiyor çünkü cinler insanın bedenine istediği gibi girer ve çıkarlar. Eğer cin bir insana musallat olursa onun beyin hücrelerine giden bazı damarlarının tıkanmasına sebep olur ve insan beynine giden kan dolaşımı yavaşlar ve o insan yavaș yavaș dengesini kaybeder.

Bakın iyi dikkat edin, cinlerin musallat olduğu insanların % 90'ı iradesinin dışında bir takim şeyler yaparlar veya onların iradesi dışında bazı olaylar meydana gelir, çünkü beynin algılama ve emir verme fonksyonlarına cinler sinyal gönderirler. İnsan beynini kaplayan zar tükürük bezi kadar kalınlığında bir zardır ve o incecik zarın içindeki çok ince olan damarlar insanın vucudunu dengeleyen ve bedene kan dolaşımını sağlayan önemli kanallar olduğu için hemen orada ișe baslarlar ve kan dolașımını engellenir, işte ozaman insan kendini kontrol edemez. 

Önemli bir not! Büyü veya sihirle insanlara musallat edilen cinler daha fazla tehlikelidir çünkü onlara emir verilir yani nerede başlayacaklarını bilirler ve insanın iradesini kısa zamanda elinden alabilirler.

Her ne olursa olsun bu konuyu iyi anlamak lazɪm: cin ve ruhi varlıklar yüce Allah’ın müsaade ettiği kadar bir bașkasına zarar verebilirler. Yüce Allah Kur'an-ı Kerim'de  açɪk bir șekilde beyan emtmektedir buyrun hikmeti hakkɪ biraz daha okuyalɪm, Bakara suresi bu ayet 102:

وَمَا هُم بِضَآرِّينَ بِهِ مِنْ أَحَدٍ إِلاَّ بِإِذْنِ اللّهِ

Ama onlar Allah’ın izni olmadıkça büyü ile hiç kimseye zarar veremezler.” Evet yüce Allah’ɪn izni olmadıkça hiç bir varlɪk insana zarar veremez.

Eğer insanlara musallat edilen cinler bir insanın bedenine yerleştilerse büyücünün veya cincinin kendi amacɪ doğrultusunda o insanı yönlendiriyorlar, durmadan o insana verdikleri vesveselerle cinci veya büyücünün istediği amaca göre o insan her şeyi kendi eli ve inisiyatifiyle kendine zarar veriyor. Yapılan büyü veya musallat edilen cinler insanlara çok ciddi bir şekilde zarar verebiliyor, bu gerçeği herkes bilmelidir.

 

Önemli bir bilgi daha!

Cin veya ruhsal rahatsızlığı olan insanların bir çoğuna maalesef tıp yardımcı olamıyor ama yavaş yavaş gelişen teknolojiyle ince damar tıkanıklığını bulabiliyorlar, inşallah bu konularda bir ilaç vaya şifa bulurlar diye umut ediyoruz.

Çünkü cinleri teknik makinelerle bulmak gerçekten zordur yani cin ne çekilen filimlerde görülüyor nede MR denilen şeyle, işin korkunç yönüde bu. Bu tür rahatsɪzlɪktan dolayı insan bedenine yerleşen cin ve şeytanlardan kurtulmanın tek yolu Kur'an-ı Kerimdir ondan başka yol da yoktur maalesef. 

İyileșmek veya şifa iki çeşittir: birincisi manevi yani ruhen ikincisi ise bedenen şifa. Aslɪnda fiziki rahatsızlıkların bir çoğu da yine ruhsaldır çünkü kişinin ruhen çektiği acı ve sıkıntı bedene zarar veriyor bedende hasar oluşuyor ve bedenin rahatsızlığı o sorunlardan kaynaklanıyor.

Eğer bir insanɪn bedeninde veya ruhunda büyü veya cin musallatından sonra ciddi rahatsızlık başlamışsa o zaman hiç zaman kaybetmeden muhakkak Kur’an-ı Kerim okumaya başlasın ve durmadan tekrarlasın ta ki o cin veya şeytan okuduğu Kur’an-ı Kerim'den rahatsız olup kaçıp gitsin. Kur’an-ı Kerim okumasını bilmeyen insanlar ise, yüce Allah’ın herhangi bir ismini devamlı zikretsin.

 

Bu rahatsızlıktan kurtulmanın yolu Kur’an-ı Kerim'i  kişinin kendisi duyabileceği bir şekilde sesini yükselterek okumak veya zikretmektir çünkü ona musallat olan cin veya şeytan söylediği sözden rahatsız olduysa onu terk edip gider. Eğer bu anlattɪklarɪmɪz rahatsız olan kișiye yardımcı olamıyorsa  veya cin ve șeytanlardan kurtulmadıysa o zaman hemen bu işi gerçekten bilen bir alimden yardım alsɪn.                                                                                                 

Çünkü bu tür rahatsɪzlɪklara hemen müdahale edilirse Allah’ın izniyle hiç bir etkisi olmadan kurtulur. Bu konuda rahatsızlɪğɪ olan insanlara tavsiyemiz bol bol Kur’an-ı Kerim okumalarıdır. Kur’an-ı Kerim'i okumasını bilmeyenler de yüce Allah’ın herhangi bir ismini devamlı zikretmeleri lazım, mesela ‘’Şahid Allah, Rahim Allah,  Kerim Allah, La ilahe illallah”.

Dikkat! Eğer birine büyü yapılmışsa ve o büyü bir an önce çözülmezse o yapılan büyü belli bir zamandan sonra zalim bir şeytan veya cin olur ve o zaman insana çok ciddi zarar verebilir

Onun için diyoruz ki bu tür sıkıntısı olan insanlar kesinlikle bol bol Kur’an okumalı devamlı yüce Allah’ın ismini zikretmesi gerekiyor.

Bunu yapmaları gerçekten zorunludur.

Cin, büyü, sihir gibi rahatsızlıklardan kurtulmanın tek yolu Kur’an-ı Kerim'dir, dediğimizi ɪspatlayan bir kaç  ayeti kerimeyi hep beraber okuyalım; İsra Suresi ayet 82:

وَنُنَزِّلُ مِنَ الْقُرْآنِ مَا هُوَ شِفَاء وَرَحْمَةٌ لِّلْمُؤْمِنِينَ وَلاَ يَزِيدُ الظَّالِمِينَ إَلاَّ خَسَار

Kur’an’da müminler için şifa ve rahmet olan ayetler indiriyoruz. Fakat bu ayetler zalimlere sadece yeni yıkımlar, yeni kayıplar getirirler.”Bu ayeti kerime bizim bu tür hastalıklar için baş vuracağımız tek yolun Kur’an-ı Kerim olduğunu bildirmektedir. Bazı insanlar cin ve şeytanlarla insanalara zarar verebileceğini Kur’an-ı Kerim'de yüce Yaratan bizlere birdirmiștir, hikmeti hakkı biraz daha okuyalɪm Bakara Suresi ayet 102:

 أ عَلَى الْمَلَكَيْنِ بِبَابِلَ هَارُوتَ وَمَارُوتَ وَمَا يُعَلِّمَانِ مِنْ أَحَدٍ حَتَّى يَقُولاَ إِنَّمَا نَحْنُ فِتْنَةٌ فَلاَ تَكْفُرْ فَيَتَعَلَّمُونَ مِنْهُمَا مَا يُفَرِّقُونَ بِهِ بَيْنَ الْمَرْءِ وَزَوْجِهِFakat bunlar o iki melekten karı ile kocasının arasını açacak şeyler öğreniyorlardı. Ama onlar Allah’ın izni olmadıkça bu büyü ile hiç kimseye zarar veremezler.” Yani cinci ve büyücüler Harut ile Marut denilen iki melekten öğrendikleri sihirle karı koca aralarını bozmak veya bazı konularda insanlara zarar vermek için bu ilmi öğrenmișler. Bu ilimle yapılan büyünün tesiri gerçekten çoktur ama onlarda iyi biliyorlar ki Allah’ın izni olmadıkça asla kimseya zarar vermezler lakin yüce Yaratan insanları ve cinleri kendi özgür iradelerine biraktığı için insanlar ve cinler cahilliklerinden dolayı birbirlerine zulmedebilirler.

Ama  yüce Allah’ın izni olmadan hiç kimseye bir zarar veremezler. Evet, hikmeti hakkı biraz daha okuyalım ve öğrenelim,  Bakara Suresi ayet 107:

 أَلَمْ تَعْلَمْ أَنَّ اللَّهَ لَهُ مُلْكُ السَّمَوَاتِ وَالْأَرْضِ وَمَا لَكُمْ مِنْ دُونِ اللَّهِ مِنْ وَلِيٍّ وَلَا نَصِيرٍ

Göklerin ve yeryüzünün egemenliğinin Allah’a ait olduğunu bilmiyor musun? Allah’tan başka hiçbir dostunuz ve destekçiniz yoktur.” Bu kadar açık ve net bir cevaptan insanların çıkarması gereken birinci ders Kur’an-ı Kerim'den başka bir yol aramanın mantıksız olduğu ikincisi ders yüce Yaratan'ın korumasında olan veya ondan yardım isteyene hiç kimse bir zarar veremeyeceği.

Ne yazık ki toplumun %65 bu mesajı gerçekten anlamamış ve bu tür sɪkɪntɪlardan kurtulmak için hiç  İslam ile alakası olmayan insanlardan yardım istiyorlar. Allah rızası için iyi bir düşünelim, Allah’ın emirlerini yerine getirmeyen biri insanlara nasıl Allah'ın adıyla yardımcı olabilir ki? Başta belirtmiştik yüce  Allah’ın emirlerini yerine getirmeyen bir insan kesinlikle hiç bir insana yardımcı olamaz. Şifa buluyor umuduyla arayış içerisinde olan kardeşlerimize söyleyeceğimiz tek şey İslam'dan başka şifa gerçekten yoktur.

Çok önemli ir not!Sana yardımcı olmak istiyen kişi Kur’an-ı Kerim'i okuyor olsa dahi eğer İslam'ɪ yüce Allah’ın emrettiği şekilde yaşamıyorsa onun sana vereceği sadece zehirdir. Sakın arayıp buldum ve kurtuldum deme çünkü insana zarar veren düşman insana şifa veremez yani cinci zaten cinlerin maskarası olmuş, nasıl olurda sendeki cini def edeceğine inanıyorsun, buna asla inanma! Çünku bir büyücüye ilmi şeytan öğretiyor. İnsana düşman olan şeytan ve onun yardımcılarından umut beklemek ve șifa aramak gerçekten aptallɪktɪr. Yüce Allah Kur’an-ı Kerim'de açık ve net beyan etmiş “Şeytan insaların düşmanıdır.” Senin düşmanın senin geleceğinle ilgili güzel şeyi sana vereceğini nasıl düşünebiliyorsun? Nasıl sana şifa verecek ve sana yardɪmcɪ olacak umuduyla sana eziyet eden şeytanın yanına gidebiliyorsun?

Evet her şeyin başı ilim ve bilgidir bilen insan hiç bir şeyden korkmaz ve her şeyin yüce Allah’ın kudreti ve kuvvetinde olduğunu bilir, bir sıkıntısı olursa hemen Allah’a dayanır ve Ondan yardım ister.

Bunu gerçekten anlamak lazım, bu tür rahatsızlıkların şifası sadece ve sadece Kur’an-ı Kerim'dir.

Bu iş yazıp vermeklede olmuyor bu tür rahatsızlığı olan insanların üzerinde kesinlikle okumak lazım ve okunmuş su ile yıkanması lazım, iște o zaman Allah’ın izniyle şifa bulurlar.

Bazı sıkintılardan kurtulmak için okunacak dua.  Burada bir kaç tane ayeti kerimeyi yazarız. Bu ayetler Allah’ın izniyle onları okuyan insanın belli sıkıntılarının yok olmasına yardımcı olur.

Haşir suresi ayet 21.

Lev enzelnâ hâzel kur’âne alâ cebelin le reeytehu hâşian mutesaddian min haşyetillâh(haşyetillâhi), ve tilkel emsâlu nadribuhâ lin nâsi leallehum yetefekkerûn (yetefekkerûne).

İsra suresi ayet 82

Ve nunezzilu minel kur’âni mâ huve şifâun ve rahmetun lil mu’minîne ve lâ yezîduz zâlimîne illâ hasârâ(hasâran).

Fatiha Suresi

Bismillâhir rahmânir rahîm. El hamdu lillâhi rabbil âlemîn (âlemîne) Er rahmânir rahîm(rahîmi). Mâliki yevmid dîn(dîne). İyyâke na’budu ve iyyâke nestaîn(nestaînu). İhdinas sırâtel mustakîm(mustakîme). Sırâtallezîne en’amte aleyhim gayril magdûbi aleyhim ve lâd dâllîn(dâllîne).

Bakara Suresi

1. elif, lâm, mim

2. Zâlikel kitâbu lâ reybe fîh(fîhi), huden lil muttekîn(muttekîne).                             

3. Ellezîne yu’minûne bil gaybi ve yukîmûnes salâte ve mimmâ razaknâhum yunfikûn(yunfikûne).                               

4. Vellezîne yu’minûne bi mâ unzile ileyke ve mâ unzile min kablik(kablike) ve bil âhireti hum yûkınûn(yûkınûne).                                                                          

5. Ulâike alâ huden min rabbihim ve ulâike humul muflihûn(muflihûne).

 

 

Bakara Suresi ayet 257

Allâhu velîyyullezîne âmenû, yuhricuhum minez zulumâti ilen nûr(nûri), vellezîne keferû evliyâuhumut tâgûtu yuhricûnehum minen nûri ilâz zulumât(zulumâti), ulâike ashâbun nâr(nâri), hum fîhâ hâlidûn(hâlidûne).

Ali imran siresi ayet 18

Şehidallâhu ennehû lâ ilâhe illâ huve, vel melâiketu ve ulûl ilmi kâimen bil kıst(kıstı), lâ ilâhe illâ huvel azîzul hakîm(hakîmu).

Ihlas suresi

1. Kul huvallâhu ehad(ehadun).                             

2. Allâhus samed(samedu).

3. Lem yelid ve lem yûled.               

4. Ve lem yekun lehu kufuven ehad(ehadun)

Felaq suresi

1. Kul eûzu bi rabbil felak(felakı).                

2. Min şerri mâ halak(halaka).

3. Ve min şerri gâsikın izâ vekab(vekabe).

4. Ve min şerrin neffâsâti fîl ukad(ukadi).

5. Ve min şerri hâsidin izâ hased(hasede).

 Nas ruresi

1. Kul eûzu bi rabbin nâs(nâsi).

2. Melikin nâs(nâsi).

3. İlâhin nâs(nâsi).

4.Min şerril vesvâsil hannâs(hannâsi).

5.  Ellezî yuvesvisu fî sudûrin nâs(nâsi).     

6. Minel cinneti ven nâs(nâsi).

 

 

Bu yazdığım ayetleri rahatsız olan insan sabah namazından sonra okursa Allah’ın izni ile sıkıntısı yok olur veya yüce Allah tarafɪndan kendisine muhakak bir kapɪ açɪlacaktɪr.